Friday, April 19, 2024

YOL SINAVI:)

 



Telefondan yazıyorum… evdeki büyük ekranımı özledim.. kuşlar yumurtadan cıktı mı acaba mutfak penceresinde… benim bugünlere gelmem bir mucize…bu kadar yalnız seyahat eden bir insan ve asla yol bulamayan bir insan nasıl aynı insan olur… kendimden şüphe ediyorum… öglen hadi dedim ustalar, size kebap alıp geliyim:) güzel bir gün, herşey yolunda… otele ugramam gerek.. otele giderken önünde durdum kebapçının.. siz hazırlayın dedim, ben geliyorım yarım saate.. odaya ugradım, sonra cıktım… arıyorım… ve kesinlikle kebapçıyı bulamıyorum:) hicbir abartı yok… bulamıyorum… otele 3 defa dondum.. sil baştan başlıyorım… yine bulamıyorum:) biliyorum ama cok yakın.. sonunda bir marketin önünde durup, bana yardım eder misiniz burada bir kebapçı vardı.. ama şimdi bulamıyorum… demek zorunda kaldım…yer/yön sıfır:) neyse tarif ettiler surdan sola dönün sağda:))  besiktastan beylerbeyüne gitmek isterken kendimi şilede bulmam geldi aklıma:) ama tabi yıllar önce, ondandır oldum olası sevmen karsıya gecmeyi:)) daha yeni ehliyet almıştım:) cumhuriyetin ilk yılları:))gerçi degişen birşey yok, yönsüz geldim yönsüz gidiyorum:) anneannem huyumu bildigi için, bak kaybolursan beni arama, git pazarın cıkısında bekle beni derdi:))…lise sonda babam beni halama yolladı taaa güney afrikaya… o zaman ucaklarda sigara içilebiliyordu… biliyorum çünkü içtim:) 18 olmusum ya da olmamısım… annemsiz ilk yaz… üzgünüm ama umutlu da bir insanım, hep bir dualite… full kapasite buruk bir leyla… mimarlık fakültesini kazanmışım ama daha başlamamışım… halamın ofisine alışveriş merkezinden giriliyor.. sen gez dolaş sonra gel cıkarız beraber dedi… cok kriminal bir yermiş johannesburg, tecavüz, adam kacırma.. aman dedi sakın cıkma dısarı binadan… taksiye bile binemiyosun öyle düşün, anlaşmalı adam gelip götürüyor seni çarşıya pazara… neyse ben dolandım dolandım, sıkıldım… ve asla ofisi bulamıyorum.. daha cep telefonum yok:) o yıl bitmeden kafiyeli numaralı cep telefonumu almıştım ama…:)) son  iki hanesi de ortanın iki katı olsun dedim, matematikciyim ya:) ne salak bir insanım ama cok egleniyorım… kendince ardışık bir tekerleme:)) makinem matrixteki nokia:) cok severdim o telefonu:) neyse dur dagıldım yine… alısmerkezinin içinde kayboldum.. bir adama sordum pardon thy ofisi nerede burada olması gerek… aaa  tamam dedi… gel benimle… ne iyi bir insan beni götürecek thy ofisine… asansöre bindik.. ben hatırlamaya calısıyorım, böyle bir asansör müydü? Allahh bir cıktık bir teras otoparkına.. yok böyle biryer degil binanın icinde dedim.. yok burda degil ben seni arabayla bırakıym dedi:)) yani diyorum ya benim bugünlere gelmem bir mucize.. yok yok yokk diyerek kosarak geri kactım..belki kötü bir niyeti yoktu bilemiyorum ama bilmesem de olur:))  sonunda halama ulaştım ve bunu babama söylememeye karar vermiştik:) söylemedik de:) ata bindik, daglarda gezdik.. daglar daglar da, ben de 18 yasındayım:) tutturdum hard rock cafeye gidelim diye:)) iyiki gitmişiz…canım benim, duygulanmıştım, sigara içmeme izin vermişti:)) hala hadi sen yak bir cigara aycenim der… ben de ona kahve falı bakarım:))  kendimi cok büyümüş hissetmiştim:))küçük defterime hala okumakta zorlandıgım bu küçük notu yazmıştı …bir A seyman dan başka  bir A seyman a işte:))  aile, zor ve önemli ve güzel birşey…ve bütün yollar birbirine benziyor:)) özledim ve öptüm


 


No comments:

Post a Comment